Allah’ın; siz de ibrahim’in makamından bir namazgah edinin kelamı

46- Bize Amr ibnu Dînâr tahdîs edip şöyle dedi: Biz İbn Umer’e: Umre için Ka’be’yi tavaf etmiş, fakat Safa ile Merve arasında sa’y etmemiş olan bir kimse, karısıyle cinsî münâsebet yapabilir mi? diye sorduk. İbn Umer: Peygamber (S) umre için Mekke’ye geldi, Beyt’i yedi kerre tavaf etti. Makaamın arkasında iki rek’at namaz kıldı. Safa ile Merve arasında sa’y etti. And olsun ki Allah’ın Rasülü’nde sizin için pek güzel bir örnek vardırdı, dedi. Biz bu mes’eleyi Câbir ibn Abdillah’a da sorduk. O da: Safa ile Merve arasını sa’y
etmedikçe kadına sakın yaklaşmasın, cevâbım verdi.

47- Seyf şöyle demiştir: Ben Mücâhid’den işittim, o şöyle dedi: İbn Umer’in yanına gelindi de, ona: İşte şu Rasûlullah, o Ka’-be’ye girdi, denildi. Bunun üzerine İbn Umer şöyle dedi: Peygamber (S) dışarıya çıkmış olduğu hâlde, ben hemen oraya geldim ve BüâPi Ka’be kapısının iki sövesi arasında ayakta buldum. Ve hemen Bilâl’e sorup: Peygamber Ka’be içinde namaz kıldı mı? dedim, Bilâl: Evet, kapıdan giren kimsenin sol
tarafına düşen iki direk arasında iki rek’at namaz kıldı, sonra dışarıya çıktı ve Ka’be’nin yüzü kapısı karşısında (yânı İbrâhîm makaamında) iki rek’at kıldı, dedi.

48- Bize İbnu Curayc, Atâ’dan haber verdi: O şöyle demiştir: Ben İbn Abbâs’tan işittim, o şöyle dedi: Peygamber (S) Ka’be’ye girdiği zaman, onun bütün nahiyelerinde (yânî cihetlerinde) duâ etti ve oradan çıkıncaya kadar namaz kılmadı. Dışarıya çıkınca Ka’be’nin önünde iki rek’at kıldı. Ve: “Kıble işte budur” dedi.