Kulaklar baştan sayıldığı için baş ile beraber kulakların da meshedilmesi

101- İbn Abbas (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v) abdest almaya başladı bir avuç su aldı ağzına ve burnuna verdi, sonra bir avuç su daha aldı yüzünü yıkadı, sonra bir avuç su daha alıp sağ kolunu yıkadı, sonra bir avuç daha alıp sol kolunu yıkadı, sonra başını meshedip, kulaklarının içini şahadet parmağıyla, dışını ise; baş parmağıyla meshetti. Sonra bir avuç su alıp sağ ayağını, tekrar bir avuç su alarak sol ayağını yıkadı.”
(Ebû Davud, Tahara: 50; İbn Mâce, Tahara: 52)

102- Abdullah es Sunabihi (r.a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Mü’min bir kul abdest alıp ağzına su verdiğinde ağız yoluyla işlediği günahlar çıkar dökülür gider, burnuna su verdiğinde burnuyla işlediği günahlar dökülür gider. Yüzünü yıkadığı zaman; göz kirpiklerinin dibine kadar yüzüyle işlediği günahlar dökülür gider. Elini yıkadığı zaman; parmak uçlarındaki tırnak altına varıncaya kadar her iki eliyle işlediği tüm günahlar dökülür gider. Başını meshettiği an; başı ve kulaklarıyla işlediği tüm günahlar dökülür gider. Ayaklarını yıkadığı zaman; ayak tırnaklarının altına varıncaya kadar ayaklarıyla işlediği günahlar dökülür gider. Mescide kadar yürüyüşü ve namaz kılması ise; diğer tüm günahlarını siler süpürür.”
(Tirmizî, Tahara: 2; Müslim, Tahara: 11)